Yazıları

Sosyal Hizmet ve Sosyal Yardımların Sosyal Politika Araçları İçerisindeki Yeri – “Genel”i “Yerel”e İndirmek

ÖZET Yerel ile genel arasındaki en büyük fark, bakış açısı ile ilgilidir. Ülke geneli adına, bu geniş açılı yaklaşımları ortaya koyarken, kurumsallaşmasını, yerele uzanan kollarını, rol dağılımını ve iletişimini kurmak zorundadır. Cumhuriyetin ilk yıllarından başlayarak sosyal politikalarla halk buluşturulmaya çalışılmıştır. Ancak, sosyal politikamızda, genel ve yerel dengiesinin bir türlü kurulamadığını görmekteyiz. Geneli, yerele indirgeyen hizmet…

01 Oca 2007

Barış ve Çocuk

Her savaş kanlıydı; ama hiçbiri Hiroşima ve Nagazaki’ye 1945’te atılan bombalar kadar dünyayı yaralamadı. Çünkü atılan atom bombası, kentin merkezini hedef aldı. Okulların, hastanelerin, alışveriş merkezlerinin bulunduğu çok geniş bir alanda yaşamı söndürdü. Eline silah değmemiş çocukları-kadınları yoketmekten başka bir amacı yoktu. Bunu da caydırıcılık adına yapıyordu. Atom bombasının açtığı kapıdan ne bombalar ve bahaneler…

01 Eyl 2006

Gönüllü Kuruluşlar ile Gönül İlişkisi

Önce “gönül” olgusu üzerinde durmak istiyorum. Biz gönüllü çalışıyoruz da, diğer örgütlerde çalışanlar (sözgelimi kamu kurumlarında çalışanlar) gönülsüz mü çalışıyorlar? Kısmen olabilir. Çünkü ücretli ilişki, bir zorunluluk sonucu ortaya çıkıyor ve kişinin gönlü olmasa da salt ekonomik gerekçelerle bu görevi sürdürmeye onu zorlayabiliyor. Hiç kuşkusuz ücretli çalıştığı halde, gönlünü o işe verenler de az değil….

01 Eyl 2006

Güvenlik Kültürü : “Sonra Ne Derler ?! … ”

İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ A.Gürhan Fişek Uygulamada, olumlu bir gelişme için çabalayanların belini kıran önemli direnç noktalarından biri, sorumluların, başkalarının yargılarıyla hareket etmesidir. En çok duyulan sözcüklerden biri “Babam öyle diyor”, “Dedem de babam da öyle yapardı; başlarına kötü bir şey gelmedi.” Çağlar arasındaki uçurumu, koşullar arasındaki farkı ve insan dokusu arasındaki farkı düşünmeden yapılan konuşmalar…

01 Tem 2006

SEHÇK Yasa Tasarı Taslağı İle İlgili Görüşler 19.06.2006

19 Haz 2006

Sosyal Güvensizlik, Şili’den Sonra Sıra Türkiye’de

Işık Kansu ile A.Gürhan Fişek’in Söyleşisi Cumhuriyet Gazetesi Strateji Eki, Sayı: 97, 8 Mayıs 2006 SBF Öğretim Üyesi Prof.Dr.Gürhan Fişek, AKP’nin sosyal güvenlik reformunun daha önce Şili’de uygulanan sistemle benzerlikler taşıdığını belirterek, “Para eksenli bir hareket olan bu reform, güç odakları için yapıldı. Bu bir reform değil, borç ödemesidir” irdelemesini yaptı. Sosyal dayanışma mekanizmalarının ortadan…

09 May 2006

Güvenlik Kültürü : “Aman Ona Gelene Kadar …”

İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ A. Gürhan Fişek Uygulamada, olumlu bir gelişme için çabalayanların belini kıran önemli direnç noktalarından biri, sorumluların aynı duyarlılığı paylaşmamasıdır. Bu sorumlu, işçi de olabilir, işyeri yöneticisi de… Duyarsızlığın en sık rastlanan belirtilerinden biri, “işi yokuşa sürmektir”, “bin dereden su getirmektir”… Türkçemizde bu deyişlerden ve yine bu konuda söylenmiş atasözlerinden o kadar çok…

01 May 2006

Güvenlik Kültürü : “Bana Bir Şey Olmaz…”

İşyerlerinde en çok duyulan sözcüklerden biri, “bana bir şey olmaz“dır. İnsanlar kötü sonuçlarla karşılaşmayı kendilerine hiç yakıştırmazlar. Bu doğaldır. Ama ne yazık ki, bu bakış açısı, tehlikeleri önlemeye yetmiyor. Tehlikeleri önleyebilmek için, önce tanımak gerekir. Sonra da gerçekleşmemesi için ne yapmak gerektiği düşünülmelidir, iş yasamız, bunun bir işveren ödevi olduğunu yazmıştır. Önlem almayan işverenlerin hiçbiri…

01 Mar 2006

İş Sağlığı Güvenliği

Yine Sosyal Güvenlikte Reform Girişimi ve Bir Yap-Boz A.Gürhan Fişek 1980 sonrası reformların gerekli olduğunu söyleyenler bir yöntem geliştirdiler. Neyi nasıl yapacaklarını bilmeseler de; bunun ne kadar süre içerisinde gerçekleştirilebileceğini tahmin edemeseler de, bir kuyuya taş attılar. Kuyuya taş atmakla kalmadılar; kuyuyu kirletmeye ve ulu orta da karalamaya başladılar. Reform yapılmasını önerdikleri kurumların, ne kadar…

01 Mar 2006

Küreselleşme, Eğitim ve Beyin Göçü

Küreselleşmenin derinleştirdiği eşitsiz gelişme ve merkezin zenginleşmesi, bir yandan beyin göçüne yol açmaktadır; öte yandan da beyin göçü ile beslenmektedir. Küreselleşmenin derinleştirdiği bir başka olgu da yoksulluktur. Yoksulluğu yalnızca gelire erişim sorunu olarak görmemeliyiz. Eğitime erişememek, sağlığa erişememek de yoksulluğun en güçlü bileşenlerindendir. Hepsini kapsayacak en önemli bileşen de sorunları çözme kapasitesinden yoksunluktur. Eşitsiz gelişme,…

27 Şub 2006