Child Labour : Eliminating Intolerable Working Conditions

We hope, and assume, that child labour can be abolished.

For the simple reason that it is unbearable, and untolerable.

Poverty, social insecurity, and inadequate occupational training, force children to enter the work-force at a very early age.

Child labour is cheap, and when and where people are poor, children start to work at a very early age.

They are forced to do so.

To supplement the family budget.

These conditions act as a centre of gravity.

Already inequal income distribution continues to become more and more inequal.

Impoverished people become more poor.

Social security, education, etc., is zeroed.
People have to work to live.

If income is more that outgo, children are forced to work.

Under these circumstances, it seems veritably impossible for children “to play and work” at the same time.

What then?

In due course of the evaluation of working conditions, we have established that “intolerable working conditions” can be eliminated by,

  1. pinpointing intolerable working conditions,
  2. and periodical health examinations.

For example, we compiled statistics on the frequency, age-groups and severity of occupational injuries suffered by child detail.

Health statistics are abundant.

Foundry, welding workers are faced with “polycyclic aromatic hydrocarbon” exposures and related “1-hydroxypyren (1-OHP) and indication of genotoxity and levels of sister chromatid cell (SCE/cell) and micronucleus (MN).

The differences are statistically significant.

With the assistance of our check-lists, we have studied and pinpointed the quality levels of workplace health and safety measures.

***

In the short-term, we hope and assume to shift child workers from “intolerable”, to “better and bearable” working conditions. Thus, we hope to minimize occupational injuries, minimize working hours, and maximize psychological welfare.

We have established mobile occupational health units for periodical health and environmental controls, with the active support of the International Labour Organization Programme for “Elimination of Child Labour” (ILO/IPEC).

For one day, weekly, children going to apprenticeship training centres, have to undergo physical check-ups at our health units.

In case of occupational accidents, we have first-aid centres and ambulatory health services.

These services are contributed to, and continued with voluntary financial contributions by the employers.

Our basic aim, as the FISEK INSTITUTE, is to continue our cooperative efforts, to better working conditions for child labour, through the joint efforts of employers, employees, national and international organizations, and the children themselves.

KÜÇÜK İŞYERLERİ İÇİN ORTAK İŞÇİ SAĞLIĞI İŞ GÜVENLİĞİ SERVİSLERİ

Türkiye’de 1996 istatistiklerine göre, sigortalı olarak işçi çalıştıran işyerlerinin %98,4 ‘ü ve işçilerin %57,7’si, 50 ve daha az sigortalı çalıştıran küçük ölçekli işyerlerinde; sigortalı işçi çalıştıran işyerlerinin %99,8 ‘ı ve işçilerin %80.1 ‘ı, 250 ve daha az işçi çalıştıran küçük-orta ölçekli işyerlerinde çalışmaktadır. Sigortasız çalışanlarla, ücretin işe karışmadığı aile işletmeleri de gözönüne alınırsa bu rakkam daha da yükselmelidir.

O zaman, çalışan çocuk sorunu ile uğraşmak isteyenlerin dikkati öncelikle küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelmek zorundadır.

Gerek iş teftiş verileri gerekse bizim yaptığımız karşılaştırmalı araştırmalar, küçük-orta ölçekli işyerlerinin, sağlıksız güvensiz koşullarda ve uzun çalışma saatlerinde çalıştırmanın, iş yasalarının getirdiği hakları tanımamanın, küçük-orta ölçekli işyerlerinde çok daha yaygın olduğunu ortaya koymuştur.

Öte yandan, Genel Sağlığı Koruma Yasası ile İş Yasası, orta-büyük ölçekli işyerlerine, işyeri hekimi tutma yükümlülüğü getirirken; küçük olanlarının gönlüne bırakmıştır. İş güvenliği uzmanı bulundurma yükümlülüğünü ise hiçbirine getirmemiştir.

1982 yılında başlattığımız çalışmalarla, küçük işyerlerinin işverenlerinin gönüllü katılımlarına dayanan, ülkemizdeki ilk “küçük işyeri ortak sağlık birimi”ni oluşturmayı hedefledik. “Model oluşturma”mız adım adım geliştir. 5.yılında 150 küçük işyerine, 12.yılında 250 işyerine ve ikinci ilde benzer bir oluşumun başlatılmasına olanak verdi.

16 yıl sonra bugün 2 ilde 3 merkez ve 3.ilde de yeni başlatılan bir uygulama ile “tek” bir merkez çevresinde kenetlenen bir “model”e doğru gidiyoruz.

Fişek Modeli olarak adlandırdığımız bu model çalışmanın karakteristikleri şunlardır:

  1. Yenilenebilir
  2. Yinelenebilir
  3. Çok-bilimli yaklaşım ve sağlığın sosyal yüzüne hakettiği yeri vermek
  4. Dinamizm ve katılımcılık
  5. Sürdürülebilir
  6. Risk gruplarına öncelik (çocuk, kadın vb)
  7. İşverenlerin yapmakla yükümlü olduğu hizmetlerin yerine getirilmesinde destek olmak (danışmanlık, eğitim, hizmet sunumu)
  8. Toplumun en çok gereksinme duyduğu ögeleri taşımak (dayanışma, adalet, dürüstlük, parayı öne çıkarmama vb).

Çalışma Ortamı adıyla ülkemizin tek ve en uzun ömürlü “işçi sağlığı iş güvenliği” dergisi ile beslenen bu çalışmalara 4 yıldır yine ülkemizde ilk kez uygulamaya konulan “İş Güvenliği Önlemleri ve Kişisel Koruyucular Sergievi”ni ekledik. Gerek eğitsel yönü ve gerekse değişik örneklerin ilgililerce görülebilmesi bakımından bu da bir örnek uygulama olup “sağlık güvenlik merkezleri”miz ile bütünleşmiştir.

Model çalışmanın önceliklerinden bir diğeri çalışan küçük kızlara yönelik ilgisidir. Bu çalışma yaşamında kadın-erkek eşitsizliğine müdahalede yeni bir yol önerisine bizi götürmektedir. Bu bakımdan model çalışmamız, çalışma hareketi ile sağlık hareketi arasında kurduğu köprü kadar; kadın hareketinin de bunlarla köprüsünü kurması bakımından makro düzeyde bir program önerisine yönelmektedir.

ÇALIŞAN ÇOCUKLAR :HANGİSİ ONLAR İÇİN HOŞGÖRÜLEMEZ ? VE BUNA NASIL DAHA İYİYE DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİR ?

Çocukların erken yaşta çalışma yaşamına girmemesi en büyük dileğimiz. Ama yoksulluk, sosyal güvencesizlik ve meslek eğitiminin niteliği – ulaşılabilirliği, çocukların erken yaşta çalışma yaşamına yönelmesine neden oluyor. Öte yandan işverenlerin, ucuz emek gereksinmesi de bu yönelişte, bir çekim ögesi oluşturmaktadır.

Az gelişmiş ülkelerde gelir dağılımının giderek daha adaletsizleşmesi ve yoksulluk sınırının altındaki insan sayısının olağanüstü artışı; sosyal güvenlik ve eğitim sistemlerinin zayıflaması ve özelleştirilmeye çalışılması, çalışan çocuk sorununun daha da derinleşmesine neden olmuştur.

Sosyal politikaları yükseltmeden çocuk işçilik olgusunun tamamen önüne geçmeye; onlarla birlikte bilgi çağını yakalamaya, eğlenirken öğrenmeyi sağlamaya olanak yoktur. O zamana kadar ne olacaktır ?

Çalışmamızda gerek çalışma koşullarının değerlendirilmesi yoluyla ve gerekse çalışan çocukların sağlık muayenelerinin yapılması yoluyla, çalışma koşullarında, “hoşgörülemez”lik sınırlarını tartıştık.

Örneğin, iş kazası istatistiklerinde çocukluk yaş dilimlerine göre, ne sıklıkla ve ne ağırlıkla çocukların kazaya uğradığını saptamaya çalıştık. Çalışma ortamındaki gürültü düzeylerini ölçerek; çocukların gürültüye bağlı işitme kayıplarını ve bunun iş-ömrüne bağlı değişimini sergiledik.

Döküm, kaynak vb yanma ürünleriyle karşılaşan çocukların “polisiklik aromatik hidrokarbon”lara maruz kalmaları dolayısıyla, idrarda 1-hidroksipiren (1-OHP) ; genotoksisitenin göstergesi olarak sister chromatid cell (SCE/cell) ve mikronükleus (MN) düzeylerinde önemli farklılıklar saptadık. Ayrıca, çeşitli check list’ler yardımıyla, işyerinde işçi sağlığı iş güvenliği önlemlerinin düzeyini araştırdık.

Kısa erimde, çocukların, “hoşgörülemez” işlerden, daha zararsız işlere kaydırılması; çalışma koşullarının geliştirilmesi yoluyla çocukların iş kazaları ve meslek hastalıklarıyla, uzayan çalışma sürelerinden kurtarılmaları gerekmektedir. Bunun için, ülkemizde ilk kez, bir yandan küçük işyerlerine hizmet götüren mobil ünit’leri olan; öte yandan, çalışan çocukların haftada bir gün gitmesi gereken eğitim merkezlerinde okul sağlığı birimleri kurduk. İş kazaları veya acil yakınmalarında gelebilmeleri için de, sanayi sitelerinin merkezinde sağlık merkezleri oluşturduk. İşverenlerin katkısıyla bu sistem kendisini beslemekte ve sürdürülebilirliğini sağlamaktadır.

İlk Yayın : “Child Labour : Eliminating Intolerable Working Conditions”, XIV.nternational Congress on Occupational Health and Safety, 1999 Sao Paolo-Brasil.