13-15 Yaş Diliminde Sigara İçmeyi Etkileyen Etmenler Üzerine Bir Araştırma

Küçük yaşta çalışma yaşamına İtilen çocuklar, fiziksel risk etmenlerinin yanında, sosyal ve ruhsal açıdan da sorunlarla karşılaşmaktadırlar. Bu çocukların gelişim çağında olmaları dikkate alındığında, sağlıklarını ve sosyal yaşamlarını tehdit eden yönler görülmektedir. Zamanının büyük bir kısmını, yetişkinlerle birlikte çalışma ortamında geçiren çocuk işçilerdeki sigara alışkanlığı, bunlardan biridir. Konunun öneminin belirlenmesi amacıyla, burada, 13-15 yaş grubundaki, çalışan çocuklarla yapılan bir çalışma sunulmaktadır.

GEREÇ ve YÖNTEM
Bu çalışma, Ankara’da Ostim Çıraklık Eğitim Merkezi’nde, Fişek Enstitüsü tarafından yürütülen programa, (ILO/IPEC/FİŞEK) paralel olarak gerçekleştirilmiştir. Çalışma 13-15 yaş grubundaki 150 çocuğa uygulanan ve sigara alışkanlığını tespit etmek üzere hazırlanan bir anket formunu içermektedir. Ayrıca, çalışan çocukların mediko-sosyal durumunu belirlemek amacıyla yapılan araştırmadan yararlanılarak, anket uygulanan çocukların hazır bulunan sosyal kartlarından 10 bağımsız değişken seçilmiştir,

BULGULAR ve TARTIŞMA
Çocuklarda sigara içme oranı belirlenmeye çalışılırken, sigaraya başlama yaşı, sigara içme sıklığı ve içilen sigara sayısı da kaydedilmiştir.

Toplanan verilere göre şu sonuçlar alınmıştır.

Sigara İçme Oranı

yas-sigara

Yaşları 13 ile 15 arasında değişen bu çocukların % 38.7’sinin sigara içiyor olması oldukça önemlidir (Ki-kare 0.928, SD 2) (Tablo l) Çünkü erken yaşta başlanan sigara alışkanlığı, uzun vadede daha büyük sağlık riskleri ile karşılaşılmasına sebep olmaktadır.

Sigara İçme Süresi

sigara-icme-suresi

13 yaş grubunun, 1 yıl veya daha az bir süre ile sigara içen grupta % 70

Sigara içme sıklığı:

sigara-icme-sikligi

olarak yer alması, sigaraya başlama yaşının 11 ile 12 arasında yoğunlaştığını göstermektedir. (Ki-kare 9.095, SD 4) (Tablo 2). Bu durumu doğrulayacak bir şekilde yaş ilerledikçe, sigara içme süresi de artmaktadır.Sigara içme süresi ile de bağlantılı olarak, içilen sigara sayısı, 13 yaş grubunda % 80 olarak günde 4 tane veya daha az iken, 15 yaş grubunda bu oran % 46.4’dür. (SD 6, Ki-kare 14.265) (Tablo 3)

Sigara içme süresine bağlı içilen sigara sayısı:

sigara-isme-suresi-sikligi-arasindaki-iliski

1 yıl veya daha az süreyle sigara içen 33 kişinin 23’ü günde 5 adetten az sigara içmesine karşın (% 79.4), 2 ile 4 yıl arası sigara içen 26 kişinin 10’u günde 5 adetten az sigara içmektedir. (% 38.5). (SD: 6, Ki-kare 12.768) (Tablo 4). Bu durumda sigara içme süresi arttıkça günde içilen sigara sayısının da artış gösterdiği söylenebilmektedir.

Çocukların sosyal kartlarından seçilen 10 değişken ile sigara alışkanlığı üzerine kurulan ilişkiler ise şu şekildedir:

Kökenin sigara alışkanlığı üzerindeki etkisi:

koken-sigara

Kentte doğmuş veya 6 yaşından önce kente göç etmiş olan çocuklarda sigara içme oranı % 58.2 iken, bu oran köy kökenli çocuklarda % 16.9’dur. (Ki-kare 26.909. SD: 1) (Tablo: 5). Bu durum, kırsal kesimde, yüzyüze ilişkilerin, sıkı aile ve çevre bağlarının ve geleneksel değer yapısının gençlerin yetişmesinde oynadığı etkili rolün sonucu olarak düşünülebilir.

İş yaşamına girmeden önce, okul zamanı veya tatillerde çalışma durumunun sigara alışkanlığı üzerindeki etkisi:

okuldisi-calisma-sigara

Okul zamanı veya tatillerde çalışarak iş yaşamına erken başlamada, ekonomik nedenler önemli bir yer tutmaktadır. Bu durum çocukların sosyal yaşamlarını; arkadaşlık ilişkilerini, boş zaman etkinliklerini çok erken yaşta kısıtlamaktadır. Aynı dönemlerde çalışmayan çocuklar, arkadaşlarıyla oynamak, gezmek için zaman ayırabilmektedirler. Sosyal yaşamları hareketlenen, farklı ortamlarda, farklı insanlarla karşılaşma fırsatı olan bu çocuklarda sigara içme oranı daha yüksektir. (% 45.5) (Ki-kare 8.133 SD: 1) (Tablo 6). Bu ilişkiyi gösterecek şekilde okul zamanı veya tatillerde çalışan çocuklarda ise sigara içme oranı % 2O’dir.

Kendi isteği ile çalışma yaşamına giren çocuklarda, ekonomik gerekçeler ve meslek edinme isteği önde gelen nedenlerdir. Erken yaşta aile gelirine katkıda bulunan, sorumluluk sahibi olan bu çocuklar, bulundukları ortama ve duruma bağlı olarak kendilerini yetişkin kabul etmek istemektedirler. Sigara içme, çocuk kimliğinden kopmanın en belirgin özelliklerindendir. Kendi, isteği ile çalışma yaşamına giren çocuklarda % 41 olan sigara içme oranı, çalışma yaşamına isteksiz olarak katılan çocuklarda % 26’dır. (Ki-kare 1.855 SD: 1) Kendi isteği ile, bulunan işe giren çocuklarda iş değiştirme oranı düşüktür. 1 kez veya hiç iş değiştirmemiş çocuklarda sigara içme oranı % 36.7 iken, 2 veya daha fazla iş değiştiren çocuklarda bu oran % 50’dir. istatistiksel açıdan anlamlı olmayan bu ilişki önemli görülebilir. (Ki-kare 1.405 SD: 1).

Ekonomik gerekçelerin ön plana çıkmasıyla, çalışma yaşamına atılan çocukların aldıkları paranın büyük bir kısmını eve verdikleri görülmektedir. İstatistiksel olarak çocukların “aldıkları paranın aile gelirine katkısı” ile sigara alışkanlığı arasında anlamlı bir ilişki kurulamamıştır. Fakat aldıkları paranın hepsini veya bir kısmını eve veren çocukların % 37’si sigara içerken, eve hiç para vermeyen çocukların % 50’sinin sigara içmesi önemli olabilir.(Ki-kare 1.288 SD: 1)

Gece dışarıya çıkma:

gece-disarda-kalabilme-sigara-icme-iliskisi

Hiç dışarı çıkmayan veya en fazla saat 22.00’ye kadar dışarıda kalan çocuklarda % 28.4 olan sigara içme oranı, gece geç saatlere hatta sabaha kadar dışarda kalabilen çocuklarda artış göstermektedir. % 53.2 (Ki- kare 9.393 SD: 1) Tablo 7). Zamanın büyük bir kısmını gündüz işyerinde, gece dışarıda geçiren bu çocuklar için aile veya yanında kaldıkları akrabaları ile yakın ilişkiler kurulamadığı düşünülebilir. Bu durumda, çocuğun davranışları konusunda yol gösterici olarak, arkadaşları, aile üyelerinden daha büyük rol oynamaktadırlar. Bununla bağlantılı olarak belirli bir şekilde görülmemesine rağmen aile büyüklerinin çocukların tutum ve davranışlarına karışması, sigara içen çocuklarda % 41 olarak sigara içmeyen çocuklara göre daha düşüktür. (Ki-kare 0.567 SD: 2)

Çalışan çocukların en yakın arkadaşları:

yakin-arkadas-calisma-sigara-icme-iliskisi

Çalışan çocukların arkadaş seçimini kendileri gibi çalışan kesimden yapmış olanlarda, sigara içme oranı % 44.8’dir. Okuyan bir yakın arkadaşa sahip çocukların % 26.3’nün sigara içtiği görülmektedir. Okuyan yaşıtları ile birarada bulunan çalışan çocukların belirgin bir şekilde sigaradan uzak kaldıkları söylenebilir. (Ki-kare 7.024 SD: 2) (Tablo 8). % 66.7 olarak görülen, yakın bir arkadaşı olmayan çocuklardaki sigara içme oranı bulundukları ortamda, kendini ifade etme veya belli bir gruba dahil olma gereksinimini karşılama amacını taşıdığını düşündürebilir.

En yakın arkadaşının yaşı:

yakin-arkadasinin-yasi-sigaraicme-iliskisi

Yaşça kendilerinden büyük çocuklarla arkadaşlık eden çocuklarda-ki sigara içme oranı (% 60.4), yaşıtları olan 12-15 yaş grubu ile arkadaşlık kuranlara göre (% 24.2) önemli ölçüde yüksektir. (Ki-kare 20.629 SD: 2) (Tablo 9). Görüldüğü gibi ilişki istatistiksel yönden de çok önemlidir. Bu durum çocukların sigaraya başlama ile yetişkinliğe geçişleri arasında anlamlı bir ilişki olduğunu göstermektedir.

Arkadaş çevresi ile bağlantılı olarak kağıt, tavla, bilardo gibi oyunlar için kahveye giden çocukların sigara içme oranı istatistiksel yönden belirgin olmamasına rağmen kahveye gitmeyen çocuklardan daha yüksektir. Bu durum, arkadaş çevresiyle gelişen sosyal yaşamın çocukların tutum ve davranışları üzerindeki etkisini göstermektedir. (Ki-kare 0.123 SD: 1).

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ
Araştırmamız, sanayi işyerlerinde çalışmakta olan 15 yaş altındaki çocukların, sigara kullanma
alışkanlıklarının yaşa bağlı olarak giderek yükseldiğini ortaya koymaktadır. Bu çalışan çocuklar için, işyeri ortamında ciddi bir sosyal risk bulunduğunu göstermektedir. Çünkü, sigara içme, çocuklar tarafından bu konuda kabul edilen bir sosyal belirleyicidir.

Sigaraya başlamayı etkileyen etmenler incelendiğinde, aile denetiminde azalmanın, arkadaşlık ilişkilerinin ve kökenin belirleyici olduğu ortaya çıkmaktadır.

Sigaranın gelişmekte olan organizma üzerinde yapacağı etkinin olumsuzluğu yanında, sigara kullanım dönemini de daha uzun yıllara yayması da üzerinde durulması gereken bir konudur. Ama hepsinden önemlisi, sigaranın zararlarına karşı yürütülen eylem programında, “hiç başlatmama”nın kilit rolü vurgulanmalıdır.

Çalışan çocuklara yönelik “sigaraya başlamayın” kampanyalarında üzerinde durulması gereken en önemli neden, bu alışkanlığa yönelmedeki nedenleridir. Bu aynı zamanda çocuk çalışmasında sosyal risklerden birini oluşturmaktadır. Çocuğun büyüklerin yaşam savaşı verdikleri bir bölgede varolma ve topluma- kendine, kendini kabul ettirme uğraşı ile ilgilidir. Diğer bir deyimle çocuğun kimliğini bulma sorunu ile ilgilidir. Özbay ve arkadaşlarının araştırmaları, çalışan çocuklarda, vasılları öğrencilere oranla benlik imajında olumsuzluk bulunduğunu saptamıştır. (*)

O halde çocuk ve sigara ilişkisini kesmeye çalışırken, çocuk-genç kimliğine yönelmek ve onları boş zaman etkinliklerinde biraraya getirmek ve grup bilincine itmek önem kazanmaktadır. Bu yolla çocuk-genç, yetişkinler gibi olmalı, yerine yaşının gerektirdiği gibi olmaya çalışacaktır. Diğer bir deyimle yapılması gereken çocuk kimliğini yitirmelerini önlemek ya da yeniden kazandırmaktır.

Dr. Muharrem Baytemür-Ayşın Koçak-Doç. Dr. A. Gürhan Fişek

(*) Özbay M.H. ve arkadaşları: Ergenlikte Benlik İmajı: Çalışan ve Öğrenci Ergenler Arasında Karşılaştırmalı Bir Çalışma – Türk Psikiyatri Dergisi 2: (2) 1991

İlk Yayın :“13-15 Yaş Diliminde Sigara İçmeyi Etkileyen Etmenler Üzerine Bir Araştırma”- (Dr.M.Baytemür, A.Koçak ile birlikte), Çalışma Ortamı Dergisi – Fişek Sağlık Hizmetleri ve Araştırma Enstitüsü Yayını, Mayıs-Haziran 1994, Sayı 14.